Namaz İbadetine Titizlik Göstermek


Namaz İbadetine Titizlik GöstermekCenab-ı Allah 5 vakit namazı müminlerin üzerine farz kılmıştır. İnsan ahirette namaz ibadetini yerine getirip getirmediği konusunda sorgulanacaktır. Namaz büyük bir titizlikle, hiç aksatmadan, tam vaktinde, büyük bir şevk ve huşu ile yerine getirilmesi gereken bir ibadettir. Nitekim Kuran’da pek çok ayette namazın önemi bildirilmiştir. Kıyamet Suresi'nde hesap gününde insanların Allah (cc)'ın rahmetinden mahrum kalmalarının bir sebebinin de 'namaz kılmamaları' olduğu bildirilmiştir:

"(Ölüm korkusundan) Ayaklar birbirine dolaştığında; O gün sevk, yalnızca Rabbinedir. Fakat o, ne doğrulamış ne de namaz kılmıştı. Ancak o, yalanlamış ve yüz çevirmişti. Sonra çalım satarak yakınlarına gitmişti. Sen buna müstahaksın, dahasına müstahaksın. Yine müstahaksın, dahasına da müstahaksın."(Kıyamet Suresi, 29-35)

Rabbimiz tüm insanları, beş vakit namaz kılmakla yükümlü kılmıştır. Cehennemdeki insanlar da kendilerine orada bulunma sebepleri sorulduğunda namaz kılanlardan olmadıklarını söylerler. Bu gerçeği Yüce Allah (cc) Kuran’da şöyle bildirir:

"Sizi şu cehenneme sürükleyip-iten nedir?" Onlar: "Biz namaz kılanlardan değildik" dediler. " (Müddessir Suresi, 42-43)

Peygamberimiz (sav) de pek çok hadis-i şerifinde 5 vakit namazın önemine dikkat çekmiştir. Ebu Hureyre (r.a.)’den rivayet edilen bir kudsi hadisinde Resulullah şöyle buyurmaktadır:
“Beş vakit namazlar, gelecek haftaya kadar cüm’a, gelecek seneye kadar ramazan, büyük günahlardan sakınılırsa, aralarındaki hatalar için kefarettirler.”(Müslim) (Riyazü’s Salihin, İmamı Nevevi, çeviren: Mehmet Emre, Bedir yayınevi, sf. 698)

Muaz (ra) dedi ki; Resulullah (sav) beni Yemen’e (vali olarak) gönderdi (de şöyle) buyurdu:
“Sen, kitap ehlinden bir kavme (vali) gidiyorsun. Onları (önce) Allah’dan başka (ibadete layık) hiçbir mabud olmadığına şehadete çağır. Eğer onlar bu hususta itaat ederlerse kendilerine, Yüce Allah’ın her gece ve gündüz beş vakit namaz (kılmay)ı farz kıldığını bildir. Şayet onlar, buna da itaat ederlerse kendilerine Allah Teala’nın zenginlerden alınıp, fakirlerine verilecek olan sadakayı (zekatı) farz kıldığını bildir. Eğer onlar, buna da boyun eğerlerse mallarının iyilerini almaktan sakın. Mazlumun (bed) duasından sakın. Zira onunla Allah arasında (kabülünü engelleyen) hiçbir perde yoktur.” (Buhari ve Müslim) (Riyazü’s Salihin, İmamı Nevevi, çeviren: Mehmet Emre, Bedir yayınevi, syf. 669))

Resulullah Efendimiz (sav), namaz kılmamanın ya da namaz vaktini geçirmenin ne kadar tehlikeli olduğunu mübarek hadis-i şeriflerinde şöyle bildirmiştir:

Imam-i Sâfi ile Beyhakî'ye göre Peygamberimiz (sav):
“Herhangi bir vakit namazı kılmaksızın vaktini geçirenler yuvası dağılmış, malını mülkünü elden kaçırmış gibidirler.” buyuruyor. (Imam Gazali - Mükasefetü´l Kulub - Kalplerin Keşfi)

Müminler Allah (cc)’ın rızasını kazanmak, O’na yakınlaşmak, Rabbimize olan teslimiyetlerini ve boyun eğiciliklerini göstermek için bu ibadeti büyük bir fırsat olarak görür, huşu içinde bu ibadetlerini yerine getirirler. Salih müminler için namaz, Rabbimiz'e çok yakın oldukları, O’nun huzurunda kıyam edip secdeye vardıkları bir andır. Bu sırada tüm dünya işlerinden de kendilerini çekerek, sadece Allah (cc)'a yönelirler. Allah (cc)'ın belirlediği vakitlerde ve hiç bırakmadan bu ibadetlerine devam ederler. Namaz kılmayı, diğer tüm işlerinin üstünde görür, tüm ibadetlerine çok önem verirler. Bu konuda hiçbir mazeretin söz konusu olamayacağını bildiklerinden, mutlaka namazlarını vaktinde ve tüm sünnetleriyle birlikte eksiksiz eda ederler. Bunun karşılığında da Rabbimiz’in hoşnutluğunu umarlar.

Bu makale,
Vakit gazetesinde 08 Mart 2007 tarihinde yayınlanmıştır.